CARAMANİC KARAMAN ADININ KAYNAĞI (3)
W.R. Ramsay, Karaman’ın Lykaonia bölgesinde bulunduğunu ve
“Laranda” ismiyle anıldığını belirterek, Hıristiyan halkın ise “Larada”
dediklerini ifade etmekte, fakat resmî isminin Karaman olduğunu söylemektedir.
Kâtip Çelebi, Larende hakkında, Konya’nın güney doğusunda
düz bir yerde kasaba ve kale olduğunu, akarsu, bağı ve bahçeleri, cami ve
hamamlarının bulunduğunu söylemektedir. Karaman Eyaleti için ise, Osmanlılardan
evvel bu bölgeyi Karamanoğulları fetih ettiğinden dolayı Karaman denildiğini,
bu memleketin çok geniş olmasından dolayı Osmanlıların eline geçmesiyle
birlikte ikiye bölündüğünü, denize yakın olan bölgeye İçil denildiğini, diğer
bölgenin ise Konya merkez olmak üzere yedi sancaktan ibaret olduğunu
belirtmektedir. Bu sancaklar Konya, Niğde, Akşehir, Beyşehir, Aksaray, Kırşehir
ve Kayseri’den ibarettir.
İlyas Kirmâni ise Karamannâme isimli esersinde “Der
Beyân-ı Belde-i Larende” ve “Der Beyân-ı Zuhû-l Karaman” başlığı altında genel
olarak şunları söylemektedir. Bu yerin eski adının Larende olan ünlü bir şehir
olduğunu, Türklerin akın akın gelerek oraya yerleştiğini, bunların neslinin
Selçuk Boyu’ndan Kutalmış olduğunu, bu bölgedeki Türklerin Başbuğu olan Nureddin’e
Alaaddin Keykubat’ın yerleşme izni verdiğini, iki oğlundan birinin adının
Karaman olduğunu söylemektedir.
J. H. Kramers “Karaman Anadolu’da bir ahalinin ve bir kaza
merkezinin adıdır. Uzun yıllar Karamanoğulları arazisini içine alan bütün
mıntıkalarına Karaman denilmesine rağmen, Karaman (Karaman İli) adı verilen
havalinin hududunun hayli değiştiği görülmektedir. Lycaonie ve Kilikya
Torosları Antalya’ya kadar Anadolu’nun bütün güney sahilleri bu namı almıştır.
Bir vilayet haline gelen bu bölgenin merkezi sonraki yıllarda Konya olmuştur.
İçel sancağının bu vilayetten ayrılmasıyla Karaman ili’nin XVII. yy’da Niğde,
Aksaray, Konya, Kırşehir, Kayseri ve Akşehir sancakları oluşturmaktadır. Eski
ismi Larende olan Karaman şehri Konya’nın elli yedi kilometre güney doğusunda
Toroslara kadar uzanan ovada, sahilden (Silifke) Torosları aşarak İç Anadolu’ya
giden büyük ticaret yollarının üzerindedir. 1467 yılında Osmanlı topraklarına
katılan ilin bu tarihten itibaren resmi kayıtlarda Larende ismini muhafaza etmesine
rağmen Karaman vilayeti ismi altında anılmıştır.
Karaman isminin kaynağı hakkında ortaya atılan görüşlerin
farklı olmasına rağmen, Karaman isminin Karamanoğulları ve bu beyliğin mensup
olduğu Karaman Oymağı’ndan geldiği muhtemel görünmektedir.
Bununla birlikte çeşitli dağ adlarında (oronim) ve su
adlarında (hidronim) görülebilecek söz konusu adların adlandırılan coğrafi
objenin rengiyle ilgili olabileceği göz ardı edilmemelidir.
Karpov, Garaman adının Türkmence garamarın (‘bakmam’)
ifadesinden geldiğini ileri sürmüş; Ataniyazov, bu fikre karşı çıkarak Akman ve
Karaman’ı Akkoyunlu ve Karakoyunlu kök adlarıyla eşleştirmek gerektiğini; man,
maŋ unsurunun ‘4-5 yaşında koyun’ demek olup “akkoyun” ve ‘garakoyun’ anlamına
geldiğini dile getirmiştir (Ataniyazov, 1980: 33, 93)
Gerek Karpov’un gerekse Ataniyazov’un ak ve kara
kelimelerine eklenen {+mAn} unsuru için ileri sürdükleri görüşler kanaatimizce
doğru değildir.
Karaman sözcüğünün yukarıda verilen anlamlarının temelde
kara sözcüğüne dayandığını, bu renk adına {+mAn} eki getirilmek suretiyle, kara
yağız insanların (ya da kara yağız olması dilenen bebeklerin) ve kara renkli
koyunların Karaman biçiminde adlandırıldığını; bu adlandırmadan Karaman kök
adının, bu kök adına bağlı olarak da yer adları meydana geldiği kanaatindeyim.
Aşağıda ki konu adının kaynağı değil, adının değişmesi ile
ilgidir.
[(Larende ne zaman Karaman oldu? Bu sorunun kesin cevabını
belge ile vermek mümkün mü?)]
[Osmanlı Arşivi Dâhiliye Nezâreti Mektubi Kalemi’nde
1037/39 no ve H 1323/ M 1907 tarihli bir belgeye göre, Karaman Kaymakamlığı,
Konya Vilâyeti’ne yazdığı yazıda, mührün Karaman Kaymakamlığı olarak
değiştirilmesini istemektedir.]
[Taş binanın kitabesi; Karaman Belediye Daire-i Rüsumı
Ancak şehir merkezindeki taş binanın R1307 H 1309 ve M 1891 tarihli kitabesinde
Karaman Belediye Daire-i Rüsûmı ifadesi, şehrin adının daha önce Karaman’a
dönüştüğünü gösteriyor. Buradan da anlaşılacağı üzere şehrin adının KARAMAN
OLUŞUNUN KESİN TARİHİNİ BULMAK İÇİN DAHA ÇOK KAYNAĞA İHTİYAÇ VAR.]
[Osmanlı Devleti’nin hem merkez hem de taşra yönetiminde
yaptığı en önemli değişikliklerden bir tanesi 1865 tarihli Vilâyet
Nizâmnamesi’dir. Bu nizâmnâme ile devlet, eyalet sisteminden vilâyet sisteminde
geçmiş ve taşrada yeniden teşkilatlanmaya giderek yönetim biçimini tekrar
düzenlemiştir.
1868 tarihli ilk Konya Vilâyet Salnamesi’nde şehrin adı
KAZÂ-İ KARAMAN olarak geçer.]
YENİ SİSTEMDE KARAMAN EYALETİ, KONYA VİLAYETİ ADINI
ALIRKEN, LARENDE KAZASI DA KARAMAN KAZASI ADINI ALMIŞTIR. Bu değişimin ilk
habercisi de KONYA VİLÂYET SALNAMESİ’dir. 1868 tarihli Konya Vilâyet
Salnamesi’nde şehrin adının nasıl geçtiğini kontrol ettiğimizde artık geriye
dönüşün olmadığını görmekteyiz. (Yusuf Yıldırım alıntı)]
Üç bölümde derlemeye çalıştığım “KARAMAN ADININ KAYNAĞI”
yazımızın içerisinde yer yer kelime köküne değindik. Aslında bu konu başlı
başına ayrı bir konudur. Ne zamandan beri KARAMAN DEVLETİ denilmeye
başlanmıştır konusunu irdeleyeceğiz. Ayrıca “Karamanoğulları Devletinin
Sınırları Nereden Nereye” İleri ki günlerde kısmet olursa çalışma konumuz
olacak.
Sevgi saygılarımla.
Ocak 2017 Ankara
Şerafettin GÜÇ
Karaman Tarihi Araştırmacısı-Yazar
Kaynaklar
1.Bayram Polat Malatya 1999 “Karaman ili dini tarihi ve günümüz inanç coğrafyası” yüksek lisans tezi
2.İ. Rıfkı Boynukalın, “Bütün Yönleriyle Karaman İli” İstanbul, s.7
3.W.M.Ramsey, “Anadolu’nun Tarihi Coğrafyası, çev. Mihri Pektaş, 1960, s. 371, 440.
4.Sami, a.g.e. C. V, s.3644.
5.Fuat Köprülü, “Oğuz Etnolojisine Ait Notlar”, Türkiyat Mecmuası, C. I, İstanbul, 1925, s. 193; İbn-i Bibi (Hüseyin b. Ali el-Câferî er-Rugâdî), el-Avamîrü’l- ala’iye fi’l-Umuri’l-ala’iye, (Selçuknâme), çev., Mürsel Öztürk, C. II, Ankara 1996, s. 202.
6.İbni Batuta, İbni Batuta Seyahatnamesinden Seçmeler, çev. İsmet Parmaksızoğlu, İstanbul, 1993, s. 23.
7.Evliya Çelebi, Seyahatname, Nşr. Mümin Çevik, C. IX, İstanbul 1985, s. 33-34
8. Ahmet Rifat, Lugat-ı Tarihiye ve Coğrafiye, C. V, İstanbul, 1300 s. 280
9. Güç Şerafettin, “Karamanoğlu Atası NURE SOFİ” ISBN: 978-605-9912-90-7 Berikan Yayıncılık 2015 Ankara
10.Güç Şerafettin, “Karamanoğulları Kimliği” ISBN: 978-605-9912-91-4 Berikan Yayıncılık 2015 Ankara
11. Yusuf Yıldırım karamandauyanis.com
1.Bayram Polat Malatya 1999 “Karaman ili dini tarihi ve günümüz inanç coğrafyası” yüksek lisans tezi
2.İ. Rıfkı Boynukalın, “Bütün Yönleriyle Karaman İli” İstanbul, s.7
3.W.M.Ramsey, “Anadolu’nun Tarihi Coğrafyası, çev. Mihri Pektaş, 1960, s. 371, 440.
4.Sami, a.g.e. C. V, s.3644.
5.Fuat Köprülü, “Oğuz Etnolojisine Ait Notlar”, Türkiyat Mecmuası, C. I, İstanbul, 1925, s. 193; İbn-i Bibi (Hüseyin b. Ali el-Câferî er-Rugâdî), el-Avamîrü’l- ala’iye fi’l-Umuri’l-ala’iye, (Selçuknâme), çev., Mürsel Öztürk, C. II, Ankara 1996, s. 202.
6.İbni Batuta, İbni Batuta Seyahatnamesinden Seçmeler, çev. İsmet Parmaksızoğlu, İstanbul, 1993, s. 23.
7.Evliya Çelebi, Seyahatname, Nşr. Mümin Çevik, C. IX, İstanbul 1985, s. 33-34
8. Ahmet Rifat, Lugat-ı Tarihiye ve Coğrafiye, C. V, İstanbul, 1300 s. 280
9. Güç Şerafettin, “Karamanoğlu Atası NURE SOFİ” ISBN: 978-605-9912-90-7 Berikan Yayıncılık 2015 Ankara
10.Güç Şerafettin, “Karamanoğulları Kimliği” ISBN: 978-605-9912-91-4 Berikan Yayıncılık 2015 Ankara
11. Yusuf Yıldırım karamandauyanis.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder