16 Mayıs 2020 Cumartesi




CARAMANİC KARAMAN ADININ KAYNAĞI 2


1920 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla birlikte Anadolu’da Türk hâkimiyeti sağlanmış ve 1923 yılında Cumhuriyetin ilanı ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulmuştur. 1929 yılında yapılan değişiklik ile Konya İli’nin bir kazası durumuna getirilen şehrin “Larende” olan ismi “Karaman” olarak değiştirilmiştir. Son olarak 15 Haziran 1989 tarihinde çıkarılan 3589 sayılı yasa ile Türkiye Cumhuriyetinin 70 nci İli olmuştur. Karaman’ın il olmasıyla birlikte sınırları genişlemiş, Konya’nın Ermenek İlçesi bu ile bağlanarak, Sarıveliler, Başyayla, Ayrancı ve Kazımkarabekir gibi kasabalar ilçe haline getirilmiştir. 

Karaman İli’nde tarih boyunca meydana gelen isim değişiklikleri ve bu isimler ile ifade edilen coğrafyanın değiştiğini görmekteyiz. İşte bundan dolayı kaynakların Karaman hakkında neler söylediklerine kısaca bir göz atma zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. İbn-i Batuta, Seyahatnamesinde Karaman için “suyu ve bostanları çok güzel bir şehirdir” ifadesini kullanmıştır.

Üç yüz akçe şerif kazadır. Dizdârı ve yüz elli neferi vardır. Ayan ve eşrafi, imam, hatip, şeyhleri çok bir şehirdir. Kalesi yüksek yerde dörtgen şeklinde üç kaledir.... “ diyerek kale hakkında geniş bilgi vermektedir. 

“Kale içerisinde Otuz iki mahalle, elli üç mihrap (cami ve mescit) ve medrese, 7080 toprak ev vardır. Altı hamamı yirmi üç çeşmesi, üç imaret, meşhur üç tane hanı vardır. Dükkânlar geniş bir cadde üzerindedir. Dört yüz yetmiş tane dükkân vardır. Bağ ve bahçeleri cihanı tutmuştur. Bütün halk kırmızı boyalı kuzu kürkü giyip Mevlevi külahı beyaz destar sararlar. Lehçeleri Türk Dili’dir. Dindar kimselerden büyükler vardır. Kadınlar sarı çizme giyip, üzerine beyaz câr bürünürler. Namuslu kimselerdir.” 

KARAMAN kelimesi Türkiye’de hazırlanmış çeşitli sözlüklerde şu anlamlarda geçiyor: 

1. Orta Anadolu’da yetiştirilen, kuyruğu iri ve yağlı bir koyun cinsi (Genel Türkçe Sözlükte) 

2. Güneybatı’dan esen yel (Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü’nde, kelime Kayseri’de derlenmiştir) Sözcüğün Kayseri’den derlenmiş olan ‘Güneybatı’dan esen rüzgâr, yel’ anlamı ise Karaman’ın Kayseri’nin güneybatısında konumlanmasından kaynaklandığı anlaşılmaktadır. 

3. Esmer, kara yağız insan (Kişi Adları Sözlüğü’nde; erkek adı olarak)   

4. Bu adla meşhur Karaman ili dışında, yine pek çok yerleşim birimi adıdır.

Lugat-ı Tarihiye ve Coğrafiyye’de Karaman, Pizidi Kıtası’nı teşkil eden ve bir müddet emirlik halinde idare olunan Larende, Niğde, Ermenek, Konya, Kayseri, Akşehir, Beyşehir, Seydişehir ve Karahisar sancak ve kazalarını içine alan eyaletin ismidir. Bu eyaletin çok yeri dağlık ise de güzel üzüm, afyon ve tuzları vardır. 

Şemseddin Sami ise Karaman için şöyle demektedir. 

“Karaman kazası Konya vilayeti merkez sancağının elli yedi kilometre cenûbesinde vakî olup, gaeben bozkır, şimâlen nefsi Konya, Karabikâr, Şargan Ereğli kazalarıyla, cenûben dahi Adana vilayetinin İçil sancağıyla muhat ve mahduddur.” 

Yine Şemseddin Sami aynı eserinde Karaman ili (Caramanic) maddesinde de Karaman hakkında ki ifadesinde şu şekilde demektedir: 

“Anadolu’nun kısmı vustasının cenûb cihetine verilen isim olup, Konya, Niğde ve İçil sancaklarından ibarettir. Bu bölge Selçuklu devletinin çökmesinden sonra istiklal kazanarak oralarda hükümet süren Karamanoğulları’nın adıyla anılır. Bu hükümetin ilk teşekkülünde Larende kasabası merkez olup, sonra Konya’yı merkez yapmışlarsa da daha sonra Konya’yı terke mecbur olup Larende’ye çekilmişlerdir.”
Câmi’üddüvel’de ise “625 yılında Sultan Alaaddin Keykubat, Ermeniler’in elinden alınca, o bölgeye Türkmen boylarından bazılarını yerleştirdi. Lala Kamereddin’i buraya vali tayin etti. Bundan dolayı buraya Kamereddin ili deniliyordu. Fakat halk bu sözü bozarak buraya Karaman ili demiştir” ifadelerine yer verilmektedir. 

Oruç Bey Tarihi’nde ise, “Baba İlyas zamanında İçel’e halife olan Kör Kadı’nın beş yaşında Karaman isimli bir oğlu kalmış, Babâilerden hükümdar olan Muhlis Paşa o çocuğu getirip tahta geçirerek hükümdar yaptı. Nefes edip bu nesil bu ülkeyi tuta, padişah ola dedi. Eskiden Yunan denilen Karaman eline “Karaman” demelerinin sebebi budur” denilmektedir. 

Şerafettin GÜÇ
Karaman Tarihi Araştırmacısı-Yazar

Kaynaklar
1.Bayram Polat Malatya 1999 “Karaman ili dini tarihi ve günümüz inanç coğrafyası” yüksek lisans tezi
2.İ. Rıfkı Boynukalın, “Bütün Yönleriyle Karaman İli” İstanbul, s.7
3.W.M.Ramsey, “Anadolu’nun Tarihi Coğrafyası, çev. Mihri Pektaş, 1960, s. 371, 440.
4.Sami, a.g.e. C. V, s.3644.
5.Fuat Köprülü, “Oğuz Etnolojisine Ait Notlar”, Türkiyat Mecmuası, C. I, İstanbul, 1925, s. 193; İbn-i Bibi (Hüseyin b. Ali el-Câferî er-Rugâdî), el-Avamîrü’l- ala’iye fi’l-Umuri’l-ala’iye, (Selçuknâme), çev., Mürsel Öztürk, C. II, Ankara 1996, s. 202.
6.İbni Batuta, İbni Batuta Seyahatnamesinden Seçmeler, çev. İsmet Parmaksızoğlu, İstanbul, 1993, s. 23.
7.Evliya Çelebi, Seyahatname, Nşr. Mümin Çevik, C. IX, İstanbul 1985, s. 33-34
8. Ahmet Rifat, Lugat-ı Tarihiye ve Coğrafiye, C. V, İstanbul, 1300 s. 280
9. Güç Şerafettin, “Karamanoğlu Atası NURE SOFİ” ISBN: 978-605-9912-90-7 Berikan Yayıncılık 2015 Ankara
10.Güç Şerafettin, “Karamanoğulları Kimliği” ISBN: 978-605-9912-91-4 Berikan Yayıncılık 2015 Ankara
 11. Yusuf Yıldırım karamandauyanis.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Üç Önemli Yerden Alınan Toprak Ermenek Selanik Kıbrıs Atatürk'ün Yattığı Yer Türk Ulusu'nun Kalbidir Atatürk için b...