1- Kerimüddin Karaman
(Başkenti: Ermenek) (1256?-1261)
Nûre Sofî'nin ölümünden sonra yerine oğlu
Kerimüddin Karaman geçti. Kerimüddin Karaman Bey, Anadolu Selçuklu Devleti'nin
Moğol baskısı altında gittikçe zayıf düşmesinden de istifade ederek Ermenek,
Mut, Gülnar ve Silifke kalelerine zaman zaman akınlar yapıyordu. Daha sonra
Ermenek'i ele geçiren Kerimüddin Karaman Bey, “Ermenek Beyi” unvanını alarak beyliğinin temelini atmış oldu. O, güney komşuları
olan Kilikya Ermenileri ile de çetin ve başarılı mücadeleler yapıyordu.
Karaman Bey'in bu başarılarını ve gün geçtikçe
daha da kuvvetlendiğini gören Selçuklu Sultanı IV. Rükneddin Kılıç Arslan (1249-1266) Lârende (Karaman) kalesini ona
vermek zorunda kaldı. Sultan ayrıca Karamanlılarla akrabalık tesis etti.
Ancak Karamanlılarla Selçuklular arasındaki bu
dostluk kısa sürdü. Selçuklu sultanının Antalya ve Alâiye (Alanya) ve Denizli
bölgesindeki Türkmen beylerinden bazılarını cezalandırması üzerine bir gün
sıranın kendilerine de geleceğini düşünen Karamanlılar daha önce harekete
geçerek başlarında Kerimüddin Karaman, Zeyn
el-Hac ve Bonsuz olduğu halde yirmi bin kişilik bir kuvvet ile Konya üzerine
yürüdüler.
Muineddin Süleyman Pervane emrindeki Selçuklu
kuvvetleri ile Karaman ordusu Gevale kalesi önünde karşılaştılar. Savaşı kaybeden taraf Karamanlılar oldu. Kerimüddin Karaman Bey
kaçtı ise de kardeşleri Zeyn
el-Hac ve Bonsuz yakalanarak Konya'da iç kale kapısında asıldılar
(1261).
Kerimüddin Karaman Bey bu tarihten kısa bir süre
sonra vefat etti. Yerine ailenin kararı ile büyük oğlu Şemseddin I. Mehmed Bey
geçti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder