Kamuoyuna Sunulur
Beş Yılın Mücadelesi
Karamanoğulları
Atası Nure Sofi ve Hanımının mezarlarının ve çevresinin düzenlemesi hakkında
alınan karar kısaca şöyle:
Mülkiyeti
Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait ve tapunun Mersin İli, Mut İlçesi, Yalnızcabağ
Mahallesi, Değirmenlik Mevki, 101 Ada, 1071 Parsel, 19.543.68 m² yüzölçümlü
taşınmazı üzerindeki 2. grup korunması gerekli vakıf kültür varlığı tescilli
Türbe (Nureddin Sofi), Mescit Kalıntısı, Mezarlar ve yakın çevresine yönelik
onarım talebime nihayet cevap geldi.
Verilen
cevap özetinde; ......"2. grup korunması gerekli vakıf kültür varlığı
tescilli Türbe (Nureddin Sofi), Mescit Kalıntısı, Mezarlar ve yakın çevresine
yönelik projelerin hazırlanması işi ihale edilmiş, yer teslimi yapılmış ve
projeler bitmiş haliyle Bölge Müdürlüğümüze teslim edilmiştir. Projeler ve
raporlar Adana Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu onayına sunulmuş olup,
karar beklenmektedir." Denilmektedir.
Nure Sofi
İlk
olarak Ermenek kalesini alıp kışı orada geçiren Nureddin Bey, İlkbahar’da Mut
üzerine yürüdü. Kale dışında (şimdi Mut öreni) oturan Mutlularla birleşip
Kaleyi kuşattılar. Kırk gün kuşatmadan sonra kaledeki Ermenilerin Kız Kalesine
kaçmaları ile boşalan kaleye kale dışında oturan Mutluların yerleşmeleriyle
kale artık “Mut Kalesi” adını aldı.
Daha
sonra Gülnar ve Mara kalelerini de alan Nureddin bey, aldığı kalelerin
anahtarlarını sultana gönderdi. Sultan I. Alaeddin Keykubat çok memnun oldu,
devlet göstergesi olan hil’at, kılıç, tabl ve alem gönderip aldığı kaleleri de
Nureddin Beye bağışladı. Böylelikle Karamanoğulları Beyliği’nin temeli atılmış
oldu.
Nureddin
Bey zapt ettiği ve sultanın izni ile egemen olduğu bu bölgede asayişi sağladıktan
sonra buradaki kuvvetlerin başına oğlu Kerimüddin Karaman Bey’i bırakıp kendisi
Sivas’ta olan obasının başına döndü. Orada Babai şeyhi Şeyh İlyas adında bir
şeyhle tanıştı. Ona mürid oldu, yedi yıl mağaralarda yaşadı “sofi” oldu. Şeyh
İlyas’ın halifesi (vekili) olarak buralara tekrar geldi. Kuvvetlerinin başına
geçti.
1256
yılında Silifke kalesini de aldıktan sonra artık yaşlanıp seferlere çıkmaya
gücü yetmeyince bütün yetkilerini oğlu Kerimüddin Karaman Bey’e bırakıp kendisi
Mut’un Yalnızcabağ köyü yakınındaki Değirmenlik yaylasına çekilip 1264 yılında
ölünceye kadar orada oturdu.
Öldükten
sonra çok sevdiği bu yerde, Değirmenlik’te bir buruna defnedildi, üzerine bir
türbe yaptırıldı. Karısının mezarı da buradadır. Türbe içerisinde üç mezar
vardı.
Zamanla
ortada ki mezar bakımsızlıktan yıkılmıştır. Şu an iki mezar var gözükmektedir.
Türbe, çevredeki insanlar tarafından devamlı ziyaret edilmektedir.
Şerafettin
GÜÇ
Karamanoğulları
Tarihi araştırmacısı Yazar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder